Özgürlüğün sınırlarının siyasal iktidar tarafından belirlenerek daraltıldığı, her türlü kararın tek bir kişinin iki dudağı arasına bırakıldığı, parlamentonun devre dışı bırakılarak Meclisin 3. Partisi HDP’nin içinin boşaltılmasına çalışılarak, Eş Başkanlar dahil 9 vekilinin zindan da tutulduğu eğitimin bilimden, üniversitelerin kısmi de olsa özgürlüklerinden kopartılarak iktidarın denetimine ve emrine sokulduğu, özel yaşamın iktidar tarafından denetlendiği, savaş dilinin egemen hale getirildiği ve devletin partileştiği ve biçiminin değiştirilerek adım adım Faşist hale getirilmeye çalışıldığı bir süreci yaşıyoruz.
Siyasal iktidar bütün bunları yaparken elbette baskı ve sindirme politikasını en üst boyutta devreye sokmuş durumda. Milletvekillerinin yanı sıra HDP’nin birçok İl, İlçe yöneticisi ve üyesi siyasi tutsaklar içinde en kabarık sayıyı oluşturuyor. Bunun yanı sıra, birçok gazeteci, aydın, yazar, demokrat ve muhalif kimliğe sahip isim de ya cezaevinde, ya adli kontrol statüsünde ya da denetimli serbestlik yasası kapsamında gözetim altında tutuluyor. Sayıları yüz binleri bulan muhalif politikacının politika yapma hakları ellerinden alınmış durumda.
Çözüm süreci kapsamında devletin denetiminde onlarca kez İmralı’da kendisiyle görüşme gerçekleştirilen Kürt Halk önderi Abdullah Öcalan ise ağır tecrit koşulları altında tutuluyor. 5 Nisan 2015 ten bu güne bir buçuk yıl önce kardeşiyle görüştürüldükten sonra ne ailesiyle ne de avukatları ile görüştürülmüyor. Kimi zaman sağlığı ile ilgili çelişkili haberler yayılarak algı oluşturulmaya çalışılıyor. Ve bu durum zaten gerilimli olan ortamı daha da gergin hale getiriyor. Öcalan üzerindeki tecritin sürdürülmesi; çatışmanın, halklar arası düşmanlığın, çözümsüzlüğün dayatılması demektir. Öcalan üzerindeki tecrit derhal kaldırılmalı. Sağlığı ve güvenliği ile ilgili kamuoyu aydınlatılmalıdır.
Cezaevlerinde kötü koşullarda yaşam savaşı veren öncelikle hasta tutuklu ve hükümlüler hemen serbest bırakılmalıdır.
Düşüncelerinden ve görüşlerinden ötürü cezaevinde tutulan tüm siyasi tutsaklar, muhalifler, aydın ve yazarlar derhal serbest bırakılmalıdır.
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP)
Merkez Yürütme Kurulu
