SYKP Samsun İl Örgütü, geçtiğimiz günlerde SYKP Samsun İl Eşbaşkanı İlhan Cüre ve parti üyelerine faşistlerce yapılan saldırı üzerine bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Geçtiğimiz günlerde Samsun’da faşistler tarafından SYKP üyelerine yapılan saldırı üzerine, SYKP Samsun İl Örgütü bir basın açıklaması gerçekleştirdi. SYKP tarafından yapılan açıklamada faşistlerin saldırısının ilk olmadığı ve yapılan saldırıların kurgulanmış/planlı saldırılar olduğunun altı çizildi. Daha önce yapılan saldırıların farklı sivil faşist güçlerce yapıldığı, ancak son saldırının bizzat Ülkü Ocakları tarafından gerçekleştirildiği belirtildi.
Basın açıklamasının tam metni şu şekilde:
Bilindiği gibi Karadeniz ve özellikle de Samsun uzun bir zamandır sivil ve paramiliter kontra güçlerinin seçmiş olduğu özel bir bölge olup; burada her türlü provakasyon senaryolarının denendiği ancak bölgenin devrimci ve ilerici güçlerinin bu senaryoları boşa çıkardığı bir süreç yaşadı, yaşıyor.
Bölgenin sosyolojik ve demografik yapısı dikkate alınarak kurgulanan bu senaryoların temelini ise halklararası düşmanlık ve öfke yaratmak oluşturuyor. HDP milletvekillerine yapılan saldırılar ve linç girişimleri; barış isteyen aktivistlere yapılan saldırılar, mevsimlik tarım işçileri ve inşaatlarda çalışan Kürt kökenli vatandaşlarımıza yapılanların arka planında hep bu güçler var.
Ancak bu senaryoların uygulanabilmesi için de asker cenazelerine ihtiyaçları vardı. Daha önceleri İçişleri Bakanlığı yapan Efgan Ala; ‘’ her bölgeye asker cenazesi gitsin ‘’ derken bu planın uygulayıcılarının ne kadar acımasız olduklarını aslında itiraf etmiş oluyorlardı.
Kuşkusuz bu acımasız plan özellikle Karadeniz’ de başarılı oldu denilebilir. Asker cenazeleri üzerinden siyaset yapmak; kamuoyu oluşturmak; halkları birbirine düşman etmek ve böylelikle iktidarlarını koruyabilmek ve güçlendirebilmek; sivil faşist çeteleri sokaklarda, devrimcilerin, ilericilerin üzerlerine saldırmasının zemini yarattı.
Sosyalistlerin her etkinliği ve eylemi ‘ bölücü ‘ olarak nitelendirildi, sivil faşist güçlerin saldırılarını maruz kaldı; ancak yılmadık; sokaklardan ve sözlerimizden çekilmedik.
Özellikle 16 nisan referandumundan sonra AKP iktidarı kaybettiği meşruiyetinin hırsı ile ülke genelinde olduğu gibi Samsun’da da muhalif güçleri etkisizleştirmek için her yolu deniyor.
Referandum sürecinde AKP iktidarına her türlü destegi veren MHP şimdi fiilen iktidar ortağı olmuş bulunuyor. Muhalefeti sokaklardan silmek görevine artık MHP nin ‘ tosuncukları da eklenmiş oldu.
Geçtiğimiz günlerde SYKP İl Eşbaşkanı ve HDP Milletvekili Adayı İlhan Cüre’ ye ve arkadaşlarımıza yapılan saldırı ilk değil.
Yapılan saldırının detaylarına girecek değiliz; ancak yapılan bu saldırının iki önemli özelliği ortaya çıkıyor: Birincisi referandum öncesi yapılan saldırılar genellikle MHP ile organik bağlantısı olmayan, farklı sivil faşist güçler ( atsızlar grubu vs ) tarafından gerçekleştiriliyordu. Bu son saldırı doğrudan MHP nin kontrolünde olan Ülkü Ocakları İl Başkanlığı tarafından gerçekleştirildi. Saldırının ikinci özelliğini ise doğrudan yaşam alanlarımıza kitlesel yapılan bir saldırı oluşturuyor. Kuşkusuz daha önceleri parti binalarımıza, derneklerimize saldırılar gerçekleştiriliyordu ama ilk kez parti üyelerimizin, diğer devrimcilerin ve dostlarımızın bulunduğu ortak yaşam alanımıza saldırıldı.
Samsun Ülkü Ocakları Başkanı’nın açıklamasından da anlaşılacağı gibi bu saldırıların devamı gelecek. Yapılan saldırı ile ilgili ‘’ bu tepki …son 50 günde Samsun il ve ilçe merkezinde 10 kardeşimizi al bayraklara sararak toprağa vermenin tepkisidir ‘’ diyerek provakasyonların arka planını açıkça itiraf etmiş ve ; ‘’ Buradan Samsun’a yeni atanan Vali Osman Kaymak’a ve Emniyet Müdürü Vedat Yavuz’a sesleniyorum. PKK ve benzeri terör örgütleri ve uzantıları hakkında gereken yapılmalıdır. Eğer yapılmazsa ve bu millet bu işe el koyarsa, bu millet kendi inisiyatifini oluşturursa, maalesef hiç istemediğimiz yıllarca hatta ömür boyunca unutulmayacak şeyler vuku bulur..’’ diyerek hem niyetlerini açıkca belli etmiş hem de Vali ve Emniyet Müdürünü dolaylı olarak tehdit etmiştir.
Kuşkusuz bizler tüm tehditlere ve provakasyonlara boyun eğmeyeceğiz. Bu zamana kadar olduğu bundan sonra da mücadelemizi daha bir azim ve kararlılıkla sürdüreceğiz.
Ancak bilinmelidir ki; ‘ adalet yürüyüşü ‘ ile başlayan yeni süreç; hak ve adalet arayan toplumun muhalif güçlerini bir araya getirmiş, tüm demokrasi güçlerini bu faşist gidişata ‘ dur ‘ demek için umut verici bir hale gelmiştir. Adalet arayanlara ve yürüyüşüne karşı MHP li ülkücüleri kullanarak saldırmaları bizleri hiç şaşırtmayacaktır.
Bizler; bu yürüyüşü daha da büyüterek ancak faşist saldırıları boşa çıkarabiliriz ve çıkarmalıyız da..
MHP ile fiilen koalisyon kurmuş olan AKP diktatörlüğüne karşı tüm demokrasi güçleri ile; başta Karadeniz olmak üzere Samsun halkı ile gerici faşist saldırılara karşı mücadelemizi sürdüreceğimizi bir kez daha belirtiriz.