Siyasal İktidarın Afrin Savaşını gerekçe göstererek toplumsal muhalefete dönük başlattığı yıldırma ve sindirme operasyonları, şimdi HDP’nin 11 Şubat Pazar günü
Ankara’da gerçekleştireceği 3. Olağan Kongresini engelleme operasyonlarına dönüşmüş durumda.
Birkaç gündür farklı illerde HDP yöneticilerine başlatılan bu operasyonlar, bugün HDP’nin bileşen eş başkanlarına ve sözcülerine de uzandı. Toplumsal muhalefetin bütününe yönelen baskıların amacının, tek adam rejimini kalıcı kılma çabasından başka bir anlam ifade etmediğini biliyoruz. Hemen her gün farklı illerde gerçekleşen operasyonlarla muhalif bütün kesimler üzerinde baskı kuruluyor; sol- sosyalistler, insan hakları savunucuları, savaş karşıtları, sosyal medyadan itiraz edenler gözaltına alınıyor, tutuklanıyor.
15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL ve KHK’lar ile ülkenin tamamı cezaevine çevrilmiş durumda. Afrin savaşı ile kışkırtılan milliyetçiliği ve şovenizmi arkasına alan siyasi iktidar en küçük bir itiraza bile tahammül göstermiyor.
Siyasal iktidar, milyonlarca insanın oy verdiği Halkların Demokratik Partisi’ni ve onun 3. Kongresini kriminalize etmeye, katılımı düşürmeye çalışıyor. Siyasal iktidarın bu gayretine sessiz kalmayalım. Unutmayalım ki yasal ve meşru HDP ve 11 şubat Pazar günü gerçekleşecek kongresi; engellemeler, gözaltılar ve baskılar sonrası sönük geçerse, bu bütün demokrasi güçlerinin hanesine yazılacak ve sesini yükselten her kesin başına siyasal iktidarın sopası inecektir.
O yüzden HDP kongeresine katılmak için HDP’li olmak gerekmiyor; demokrasiyi, özgürlüğü ve barışı savunmak kongreye katılmak için yeterlidir…
SYKP Merkez Yürütme Kurulu