SYKP Kocaeli: Erdoğan’ın danışmanının attığı tekmeyi unutmadık

13 Mayıs 2014 tarihinde Manisa’nın Soma İlçesi’ndeki yeraltı kömür ocağında meydana gelen faciada, aralarında 5 maden mühendisinin de bulunduğu 301 maden emekçisi yaşamını yitirdi. Meydana gelen katliam, dünya madencilik tarihinin en acı olaylarından biri olarak kayıtlara geçti. Söz konusu olay, yirmi birinci yüzyılın en büyük maden kazası olarak nitelendirilmektedir. Konuyla ilgili Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi(SYK) İl Örgütü parti binasında basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını SYKP İl Eş Sözcüsü Deniz Çamur yaparken parti üyeleri de açıklama sırasında hazır bulundu.

KÖLECE KOŞULLARDA YAŞAMA
Basın açıklamasında Çamur, “Soma katliamının hemen ardından Ermenek’te ve Şirvan’da yaşanan madenci katliamları ülkede özelleştirme ve taşeronlaştırma politikalarının somut sonucudur. AKP hükümetinin enerji politikalarının ve özelleştirmelerinin bir sonucu olan aşırı üretim ve taşeronlaştırma diğer sektörlerde olduğu gibi enerji ve maden sektöründe de kuralsız ve güvencesiz çalışmayı, kölece koşullarda yaşamayı dayatmıştır. AKP hükümetinin gerçekleştirdiği özelleştirmeler kamuyu zarara uğratma pahasına yandaş sermayelerin desteklenmesi için kamuoyundan gizlenerek ihalesiz şartnamesiz bir şekilde yapılmıştır” şeklinde konuştu.

KURALSIZ VE AŞIRI ÜRETİM
Çamur konuşmasının devamında, “Bu özelleştirmelerden biri de Soma’da Eynez Maden Ocakları’dır. Daha önce TKİ tarafından işletilen maden önce Ciner Grubuna ihale edilmiş ancak Ciner Grubunun madenin şartlarının üretime uygun olmadığı yangın riski taşıdığı gerekçesi ile tekrar TKİ’ye iade ettiği maden ocağı ihalesiz bir şekilde Soma Holding’e verilmiştir. TKİ’nin işlettiği dönemde yıllık 1 milyon 500 bin ton olan üretim bir yılda 3 milyon 500 bin tona çıkmıştır. Bir yıl içerisinde işletmede hiçbir değişiklik yapılmadan gerçekleşen bu artışın tek bir gerekçesi vardır kuralsız ve aşırı üretim” ifadelerini kullandı.

SORUMLULAR YARGILANMALI
Konuşmasına devam eden Çamur, “Soma’da AKP hükümetinin enerji politikası sonucunda ortaya çıkan kuralsız özelleştirme, taşeronlaştırma ve üretim zorlaması sonucunda 301 maden işçisi katledilmiştir. Soma’nın sorumlusu AKP hükümeti ve onun emek düşmanı, patron dostu politikalarıdır. Bu katliamın sorumluları olarak Enerji Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yargılanmalıdır. Bu iki bakanlığın ihalesiz, denetimsiz ve yandaşlara göre hazırlanmış projelerle yaptıkları özelleştirmeler, yine aynı mantıkla yaptıkları ya da yapmadıkları denetimler sonucunda Soma’da 301 maden işçisi hayatını kaybetmiştir. Bu iki bakanlık ve Enerji Bakanlığına bağlı TKİ Soma’da birinci derecede sorumlu olarak yargılanmalıdır” dedi.

TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
Çamur konuşmasını, “Soma katliamı, işçi örgütlerinin yıllardır her platformda dile getirdiği taşeron ölümün korkunç yüzüdür. Yeni Soma’lar olmaması için işçi sınıfının özelleştirmeye hayır, kölece çalışma koşullarına karşı örgütlenme özgürlüğü, önce işçi sağlığı ve iş güvenliği taleplerinin karşılık bulması gerekir. Sedye kirlenmesin çizmeleri mi çıkarayım mı? Diyen maden işçisini de, dönemin Başbakanı Erdoğan’ın danışmanının attığı tekmeyi de unutmadık. 3 yıldır bitirilmeyen Soma davasının yargıdan kaçırılan gerçek sorumluların da yargılanarak Somaya Adalet taleplerimizi karşılayacak ve diğer iş cinayetlerinde ki hukuksuzluklarında önüne geçecek bir şekilde devam etmesi için soma davasının sonuna kadar takipçisi olacağız” diyerek sonlandırdı.

kocaelikoz.com – 13 Mayıs 2017