Ensar Vakfı Karaman Eğitim Evi’nde 45 çocuğa tecavüz edilmesinin, tecavüze uğrayan bir çocuğun, ailesine olayı söyledikten sonra yayılışı ve ardından AKP hükümeti tarafından üstünün kapatılmak istenmesi, yalanlanması ve sonunda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı’nın, Ensar Vakfı’nı ‘aklayan’ “Bunun bir kere rastlanmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış kurumumuzun karalanması için gerekçe olamaz” açıklaması. Tüm bu süreci şaşkınlık, iğrenme ve sinir harbiyle izledik. Öncelikle adıyla hitap edelim; çocuk tacizinin/tecavüzünün adı pedofilidir ve erkek egemen sisteminizin çocuk bedenindeki vücut bulma halidir. Çocuk yaştaki kız çocuklarının evliliğe zorlanmasına, bakım evleri ve çocuk ceza infaz kurumlarındaki şiddet ve cinsel saldırılara karşı bir yaptırım uygulanmaması, dahası Pozantı örneğindeki gibi çocuklara yönelik cinsel saldırıyı haberleştiren muhabirlerin yargılanarak olayın üstünün kapatılmak istenmesi gibi pek çok erkek egemen uygulama tecavüzlerin, şiddetin ve istismar vakalarının devlet eliyle meşru zemin kazanmasını sağlamaktadır.
Çocuklara yönelik cinsel istismarın önlenmesi amacıyla gerekli yasal ve idari tedbirlerin alınması için Meclis Araştırma Komisyonu’na verilen önergenin, AKP vekillerince reddedilmesi mağdur çocukların değil, tecavüzcünün/Ensar Vakfı’nın korunduğunu göstermektedir. Devlet eliyle salınan tecavüzcü ve katil sürüsü aramızda gezip yeni kurbanlarını seçerken biz kadınların ve çocukların yaşamı her geçen gün daha çok tehlikeye giriyor. Kadın ve çocuklara yönelik tacizine, tecavüzüne, şiddete, katliama, ve çocuk evliliklerine karşı önlem almayan aksine cezasız bırakan Aile ve Sosyal Politikalar Bakan’ı derhal istifa etmelidir! Kadın ve çocuk bedenlerini, katil, savaş suçlusu, pedofili, istismarcı, tecavüzcü zihniyetleri ile, erkek egemenliğinin çamuruna bulamaya çalışan hükümetin istifa etmelidir!