Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi Avrupa Koordinasyonu tarafından 4 aydır çalışması yürütülen ‘Erdoğan Yargılansın’ kampanyası, Birleşmiş Milletler binası önünde bir mitingle sonlandırıldı. ‘Erdoğan Yargılansın’ kampanyasına verilen 50 bin imzanın BM Komiserine salı günü verileceği belirtilirken, esasında sunulacak rapordaki her şeyden BM üyelerinin haberi olduğu, ve onların desteğiyle Türkiye’nin faşizme doğru gittiği ifade edildi.
Mitingde ilk konuşmayı eski HDP Milletvekili Av. Hasip Kaplan yaptı.
Dokunulmazlıkların kaldırılmasına dikkat çeken Kaplan, DEP milletvekilleri tutuklanırken onların avukatı olduğunu belirtti. Ayrıca Kaplan, verdikleri mücadele ile hepsinin beraat ettiğini hatırlattı.
Kaplan şunları söyledi:
“Bu son dönemde savaş suçları mahkemelerini hatırlatmak gerekir. Ruanda mahkemesi, Yugoslavya mahkemesi, Nurnberg ve Tokyo mahkemeleri vardı. Türkiye BM sözleşmelerini imzalamış bir ülke. Şu BM binasında İnsan Hakları Komiserliği var. Sizler sesinizi, 50 Bin imzayla buraya getirdiniz. Silvan’da Surda, İdil’de Cizre’de öldürdüğünüz, yakıp yıktığınız insanların mutlaka bir hesabı vardır. Bunun hesabı içerde de dışarda da vardır. İnsanlık suçlarında da zaman aşımı yoktur. Bizim dokunulmazlıklarımızı kaldırıp oy çokluğuna güvenerek vekillerimizi ve eş başkanlarımızı cezaevine koyacaklar. Bebekler ölürken, Taybet Ananın cenazesi yerde kalırken, mültecileri Türkiye’ye getirirken, Suriye’de cihatçıları beslerken Avrupa’dakiler düşünmüyor muydu? Avrupa’da bundan sorumludur. BM kendi değerlerine bağlı değil.
Buradan CHP’de hayır oyu veren %70’lerdeki vekilleri kutluyorum. Onlar çok değerlidir. Ama 20 vekile ‘evet’ oyu verdirenlerin de siyasi hayatı bitmiştir.
HDP, CHP’deki sosyal demokratlar, dışındaki sol örgütler, parlamentoyu fesheden anlayışa, karanlığa karşı birleşeceğiz, umudun adresi olarak biz onları yargılayacağız. Bu mitingi düzenleyen SYKP’li yetkililere çabalarından dolayı teşekkürlerimi sunuyorum.”
Konuşmaların arasında Noam Chomsky ve Norman Peach’in destek mesajları okundu. Her iki tarihçi profesör de mitinge destek verdiklerini ifade ettiler.
Hasip Kaplan’ın ardından, Avrupa Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Sekreteri Bülent Ant konuşmasını yaptı.
Bülent Ant şunları söyledi:
“Bugün bizi bir araya getiren sykp temsilcilerine canı yürekten teşekkür ediyorum. Emekleri önünde saygıyla eğiliyorum. Konuşmama başlamadan önce, dün dokunulmazlık ile ilgili Mecliste alınan kararda hayır oyu kullanan CHP’lileri tebrik ediyor, evet oyu kullananları lanetliyorum. AKP Hükümeti, 7 Haziran seçimlerinin ardından tıpkı Osmanlı gibi devlet otoritesini zulümle sağlama yoluna gitti. Ülkenin güneydoğusunda resmen devlet terörü uygulanmaktadır. 1 Kasım seçimleri her yönüyle şahibelidir. Sandık güvenliği kavramını halen tartışmalı olduğu ülkemizde güvenlik güçlerinin oy kullananlara baskı yaptığı uluslararası raporlarda yer almaktadır.
Suriye’de Özgürlük Savaşçıları olarak adlandırılan terör örgütlerinin tek amacı Sünni-İslam dışında her şeyi yok etmektir.
AKP mültecileri kullanarak Alevilere ve Kürtlere asimilasyon politikalarıyla saldırmaktadır.
AKP’nin AFAD kamplarındaki politikası ve polisiye durumu kimseye güven vermemektedir. Biz Alevi Örgütleri olarak Maraş Terolar Halkının kuşkularını çok iyi anlıyor ve paylaşıyoruz. Tüm gücümüzle onları destekliyoruz. Canlarını ve yaşam alanlarını koruma mücadelelerini destekliyoruz. Gün ırkçılığa, asimilasyona, soykırıma, faşist saldırılara karşı mücadele etme günüdür.”
Bülent Ant’ın ardından SYKP Eş Genel Başkanı Tuncay Yılmaz konuştu.
Avrupa Kadın Meclisi adına konuşan Duygu Yıldız, AKP hükümetinin kadın düşmanı politikalarına dikkat çekti. AKP’li Bakanların kadın düşmanı söylemlerini tek tek sayan Yıldız, kadın düşmanı politikalar için hesap verileceğini ifade etti.
Mezopotamya Özgürlük Partisi’nin mesajı paylaşıldı.
Kürdistan Komünist Partisi adına Hüseyin İçli konuşma yaptı. İçli, mitingi selamladı.
Teslim Töre: BM bu katliamları seyrediyor
Konuşmasına mitingi örgütleyen SYKP’ye teşekkür ederek başlayan Töre, bölgede büyük bir yangın olduğuna dikkat çekti. Asker, polis ve gerillanın, çocukların ve sivillerin öldüğüne dikkat çeken Töre, insanlığın kendisini, kişiliğini unuttuğu bir süreci yaşadığımızı belirtti.
BM ve Avrupa’nın bu katliamları seyrettiğini ifade eden Töre, omuz omuza mücadele yürütülmesi gerektiğinin altını çizdi. Töre şunları ifade etti: Biz düşman karşısında nicel olarak azız, ancak nitelik olarak onlar tarihin eski sayfalarına giderken, biz ileriyi bugünden organize etmeye çalışan insanlarız. Devrimciyiz, ilericiyiz…