Eş Genel Başkanımız Cavit Uğur dün Ankara Altındağ’da Suriyeli ve Afgan mültecilere düzenlenen ırkçı saldırıyla ilgili açıklamada bulundu.
Uğur açıklamasında yaşanan saldırının “pogrom provası” olduğunu ifade ederken polisin saldırgan kitleyi durdurmadığına ve Valilik tarafından yapılan “teşekkür” açıklamasına dikkat çekti. Uğur, özellikle muhalefetin halk desteği için ırkçılığı körüklediğinin altını çizerken, iktidarın mülteci politikasının muhalefeti etkisizleştirmeyi hedeflediğini ifade etti.
Açıklamanın tamamı şöyle:
Dün gece Ankara Altındağ’da faşist bir güruh eliyle pogrom provası yapıldı.
Bir gün önce mahalle parkında gençler arasında çıkan çatışmanın ölümle sonuçlanmasını bahane ederek “Ya Allah! Bismillah! Allahuekber!” nidalarıyla Suriyeli mültecilere saldırıp evlerini, işyerlerini tahrip edenler polis tarafından engellenmedi.
Sıradan bir basın açıklamasının karşısına bariyerlerle, TOMA’larla dikilen polis, bu provakatif saldırıyı durdurmak değil kontrol altında tutmak üzere hareket etti. Saldırganları uzaklaştırmak yerine saldırıya uğrayan mülteciler otobüslere bindirilerek tahliye edildi.
Daha sonra Valilik tarafından yapılan açıklamada da “vatandaşlarımızın soğukkanlılığına ve sağduyulu tavırlarına” teşekkür edildi.
Mülki amir önlemekle yükümlü olduğu saldırının faillerine teşekkür ederken AKP’nin tetikçi yazarları sorumluluğu muhalefete yükledi.
Tavşana kaç tazıya tür politikasıyla mülteciler rehin almak, muhalefeti etkisizleştirmek istiyorlar.
Milyonlarca insanın yerinden edilmesinin, ayrımcılığa uğramasının, kölelik koşullarında çalıştırılmasının ve ırkçı nefretle karşı karşıya kalmasının ilk nedeni, kuşkusuz, AKP-MHP-Kontrgerilla blokunun yayılmacı militarizmi ve mültecileri şantaj aracı olarak kullanmaya dayalı göçmen politikasıdır.
Ancak bu militarizmle uzlaşırken, sonuçları dolayısıyla mültecileri hedef göstermeyi muhalefet sananların tırmandırdığı ırkçılık olmadan pogrom sahnesi kurulamazdı. Halkın desteğini kazandıracağı kuruntusuyla ırkçı nefreti körüklemenin, Saray rejimine en çok istediği şeyi hediye etmek olacağı hiç değilse Altındağ pogromundan sonra görülmelidir.
İktidar toplumu dün olduğu gibi tehlikeli bir noktaya, bir bataklığa sürüklemek istemektedir. Birbirine saldıran, komşusunun iş yerlerini evlerini yağmalayan, kargaşa içinde esas sorumluyu, sömürü sistemini görmeyen bir toplum iktidarın hayalidir.
Ancak yoksulu yoksula kırdırmalarına izin vermeyeceğiz.
Faşizme, savaşa, sömürüye karşı mültecilerle birlikte!