Gezi Umuttur, Emektir, Doğadır: Karanlık Yenilecek, Geziciler Kazanacak!

Merkez Yürütme Kurulumuz, Gezi Davası’nda yargılanan Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Can Atalay, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi’ye verilen onlarca yıllık cezaya dair açıklamada bulundu.

Açıklamada, iktidarın ‘koltuklarını korumak için bu saldırıyı düzenlediğinin altı çizilirken, “Biz halkız ve Geziciyiz, siz ise ne yaparsanız yapın gidicisiniz!” ifadeleri kullanıldı. Açıklamanın tamamı şöyle:

Gezi Umuttur, Emektir, Doğadır: Karanlık Yenilecek, Geziciler Kazanacak!

İnsanlar gecelerinde aç yatılmayan, sabahları kaygıyla uyanılmayan eşit, özgür, demokratik, barışçıl, doğayla iç içe bir ülkede yaşasın diye 2013 yılında ayağa kalkan milyonlar, yargılandıkları “Gezi Davası” kapsamında Osman Kavala, Mücella Yapıcı, Can Atalay, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi şahsında ağır cezalara çaptırıldı. 

Dün karar duruşması gerçekleştirilen davada “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” ettikleri iddiasıyla Osman Kavala’ya ağırlaştırılmış müebbet, diğer arkadaşlarımıza ise 18’er yıl hapis cezası verildi. Tutuksuz yargılanan arkadaşlarımız mahkeme salonunda tutuklanarak cezaevine götürüldü.

AKP-MHP faşist iktidarı ve onların çevresinde yuvalanmış çıkar çevresi dışında tüm dünya bu suçlamaların asılsız, verilen cezaların ise hukuksuz olduğunu adları gibi biliyor! Aslında iktidar da bunu gayet biliyor ancak işledikleri tüm suçlardan hesap verecekleri, gerçek ve adil bir yargılamayla yüz yüze kalacakları o gün gelmesin diye ne pahasına olursa olsun iktidar koltuklarını korumak için bu saldırıyı düzenliyor.

Ülkeyi bataklığa, halklarımızı derin bir yoksulluğa, kutuplaşmaya sürükleyen Cumhur İttifakı seçimlere doğru giderken tek çıkar yol olarak gerilimi, saldırıyı ve çatışmayı yükselterek milliyetçi, şovenist ve dinci / mezhepçi kitleyi etrafında konsolide etmeye çabalıyor. İşsizliğin, yoksulluğun, zamların, pahalılığın, hukuksuzluğun, liyakatsizliğin, doğa, kadın ve LGBTİ+ düşmanlığının üstünü Kürtlere saldırarak, Ermenilere nefret kusarak, Alevileri yok sayarak, yurtseverleri, sosyalistleri, demokratları ve tüm muhalifleri tutuklayarak örtmeye çalışıyor.

Oynadıkları Oyunun Farkındayız! Ve Gücümüzün De!

Biz on milyonlarız, halkız. Biz bu ülkenin alınteriyle çalışanları, üretenleriyiz; Soma’da maden işçisi, Yemeksepeti’nde kurye, Migros’ta depocu, Farplas’ta makineciyiz. Biz bu ülkeniz üretici, yoksul köylüleriyiz. Biz bu ülkenin ağacı, kurdu kuşuyuz. Biz bu ülkenin kadınlarıyız, gençleriyiz, LGBTİ+larıyız. Biz bu ülkenin yok saydığınız Kürtleri, Alevileri, Ermenileri, Arapları, Çerkezleri, Lazları, Rumlarıyız. Biz bu ülkenin eşitlikten ve özgürlükten yana Türkleriyiz. Ezcümle, her daim söylediğimiz gibi biz halkız ve Geziciyiz, siz ise ne yaparsanız yapın gidicisiniz!

Gezide yargılanan ve ağır cezaya çarptırılanlar bu halkın onurlu ve dirençli umut çiçekleridir. Onları yargılayanlar ise halk düşmanlarıdır ve mutlaka bu suçlarının hesabını verecekler. 

Gezi direnişinde yitirdiğimiz Ali İsmail Korkmaz, Berkin Elvan, Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük, Medeni Yıldırım, Mehmet Ayvalıtaş’ın ardından 10 yıldır söylediğimiz gibi;

Gezi umuttur; halkın, emeğin, doğanın, dayanışmanın olduğu yerde umut bitmez!

Karanlık yenilecek ve gidecek, umut yeşerecek, Gezi kazanacak!

SOSYALİST YENİDEN KURULUŞ PARTİSİ (SYKP)

MERKEZ YÜRÜTME KURULU