Emperyalizm eliyle insanlığın başına bir bela daha sarıldı. Cihatçı Taliban çeteleri, Afgan ve Amerikan ordusunun çekilmesiyle tüm Afgan topraklarında hakimiyet ilan etti.
Sadece Kabil Havalimanı’ndaki kaçış izdihamında ABD askerinin açtığı ateşle 3 kişi, tırmandıkları uçaktan düşen 3 kişi olmak üzere en az 8 kişi yaşamını yitirdi.
Uygulayacakları şeriat hükümlerini açıklarken çete, Afgan toplumu ve özellikle kadınların insanca yaşam olanağını tehdit ederken ülkenin pek çok noktasında göç, baskı, işkence, cinayet ve tecavüzle daha fazla zulmetmeye yasal zemin hazırladı. Çetenin açıkladığı ilk şeriat politikaları AKP-MHP Hükümeti tarafından da “olumlu” karşılandı. Ancak biz “olumlu” ifadesinin altında yatan sevinci ve kurdukları hayalleri görüyoruz!
ABD emperyalistleri kendi laboratuvarında yetiştirdikleri IŞİD belasını Suriye ve Ortadoğu’da halklarla baş başa bıraktıysa şimdi de aynısını Afgan halkına yaptı. Ne Suriye halkının ne Kürtlerin ne de Afgan halkının ABD ve Batı emperyalistlerinden bir beklentisi yok. Tek istediğimiz pisliklerini de alıp defolmalarıdır!
Başta kadınlar olmak üzere tüm Afgan halkının yaşamlarından ve temel insan haklarından kaygı duymaktayız. Şu ana kadar işgal ettikleri topraklarda halka ve kadınlara yaptıkları zulüm ortadadır. Keza yapılan açıklamalar da benzer politikaların daha cesaretle uygulanacağını göstermektedir.
Başta kadınlar ve gençler olmak üzere Afgan toplumunun can güvenliği için uluslararası dayanışmayı güçlendirmeliyiz. Daha şimdiden müftüsünden bakanına Taliban sevincini gizlemeyen AKP-MHP rejim unsurlarını teşhir etmeliyiz. AKP-MHP rejiminin Afgan krizini de fırsat bilip göçmen politikasını batı karşısında bir rüşvet kozu olarak kullanmasına izin vermeyeceğiz. 20 yıldır yarattıkları yıkımın üstünü örtmek için ırkçılığı kışkırtan politikalarına “Dur” diyeceğiz. Rejimin IŞİD ve Taliban zihniyetli gerici, ırkçı, dinci politikalarına karşı ilerici, demokrat, tüm kesimlerin ortak mücadelesi için daha fazla çaba göstereceğiz.
Taliban yönetimiyle başta askeri anlaşmalar olmak üzere halkın can ve mal güvenliği tehdit altında olduğu sürece hiçbir diplomatik ilişkiyi kabul etmiyoruz!
Siyasal islamın başta ülkemiz, yakın ve uzak orta doğudaki yıkımları ortadadır. Kadınları ve LGBTİ+’ları sokaklarda recmeden, canice katleden, esir aldığı çocukları internetten para karşılığı satmaya kalkan, insanları yoksulluğa göçe zorunda bırakan ve yakalanan sorumluları “Bunlar birkaç öfkeli genç” deyip sokağa salan aynı zihniyettir.
Rejimin din simsarlığına karşı toplumun her türden ibadet, din, dil, kültür eşitliğinin teminat altına alacak demokratik ve sosyal bir cumhuriyet için Taliban zihniyetli AKP-MHP’yi daha fazla mücadele ve daha fazla sorumluluk bilinciyle, el birliğiyle topraklarımızdan püskürteceğiz.
Başta Afgan halkı olmak üzere IŞİD ve Taliban barbarlığının elinden zulme uğrayan bütün halkların acıları ve yaşam mücadelesini yüreklerimizde hissediyor, halklar arası dayanışma ve eşitliğin hayati önemini emperyalizm ve kapitalizmden topyekûn kurtuluş mücadelemize ekliyoruz.
SYKP Eş Genel Başkanları Canan Yüce ve Cavit Uğur