İstanbul İl Örgütümüz dün Kadıköy İlçe Örgütümüz önünde provakatör-polis işbirliğiyle düzenlenen saldırıya dair açıklamada bulundu.
Açıklama, dün öğlen saatlerinde bıçaklı provakatörlerin desteğiyle düzenlenen saldırıda işkenceyle gözaltına alınan MYK Üyemiz Feyaz Çanak’ın keyfi biçimde sabaha kadar tutulduktan sonra getirildiği Kartal Adliyesi önünde yapıldı.
Üyemiz Hilal Bakı’nın okuduğu açıklamada Feyaz yoldaşımızın serbest bırakılması talep edilirken, “Tepeden tırnağa önceden tezgahlanmış, bilinçli bir polis provokasyonuyla yüz yüze olduğumuzu tartışmaya mahal bırakmayacak şekilde kanıtlamaktadır.” denildi. Açıklamada “Bizim soyumuz, Denizlerin, Mahirlerin, İbrahimlerin soyu… Boyun eğmeyiz, eğilmeyiz biz!” denilerek saldırılar karşısında mücadeleden vazgeçmeyeceğimizin altı çizildi.
SODAP, HDP, SGDF, Öğrenci Faaliyeti ve ESP destek için açıklamaya katılırken dün de HDP Milletvekili Musa Piroğlu, Devrimci Parti, TİP, TÖP, Sol Parti, Tüko-Der, Halkevleri, HDK de büromuza dayanışma ziyaretinde bulunmuştu.
Açıklamanın tamamı şöyle:
Basına ve kamuoyuna;
Dün, gündüz gözüyle, Kadıköy’ün ortasında apaçık bir provokasyonuna tanık olduk!
İstanbul İl Başkanımız ve Kadıköy İlçe yöneticilerimiz Kadıköy İlçe Binamızdan çıkarken siyasal iktidarın polisi tarafından fütursuzca sözlü ve fiziki saldırıya uğradı.
Mafya liderleri, uyuşturucu çeteleri, kadın katilleri memleketin her köşesinde cirit atarken 1970’lerin filmlerinde olduğu gibi olay yerinde en son arzı endam eden iktidarın polisi, tesadüfe bakın ki, bir dakika içinde, ışık hızında, sivil, üniformalı, onar, yirmişer parti binamızın önünde konuşlandı.
Tasvir ettiğimiz bu manzara tepeden tırnağa önceden tezgahlanmış, bilinçli bir polis provokasyonuyla yüz yüze olduğumuzu tartışmaya mahal bırakmayacak şekilde kanıtlamaktadır.
***
Kadıköy İlçe binamız önünde yaklaşık on dakika boyunca çağdaş demokratik ülkelerin hiçbirinde tanık olamayacağımız, ancak despotik bir muz cumhuriyetinde yüz yüze gelebileceğimiz bu türden bir provokasyonun nedeni nedir?
Ayağı kayan iktidar zorbalaşır!
Tarihten biliyoruz bunu…
Osmanlı despotlarına başkaldıran Celaliler boşuna “Zulmün artsın ki tez zeval bulasın!” demediler.
Bakın tarihe…
Zorbalıkta sınır tanımayan hangi alçak iktidarını sonsuza kadar sürdürme şansı bulabildi ki?
Daha geçen yıl Bolivya’da askeri cunta lideri Anez, yediği herzelerin hesabını vermemek için kaçmaya çalışırken bir bazanın içine saklanmış olarak yakalandı.
Devrimcileri yendiğini düşünen bir şapşaldı o da.
Lakin sırtını dayadığı ağababası Sam Amca da kurtaramadı onu.
***
Bir kez daha tekrar edelim şunu: Dün yüz yüze geldiğimiz apaçık bir polis provokasyonuydu.
Polis hüviyeti taşıyıp önüne gelene saldıran kontrolden çıkmış şuursuz bir güruh!
Neredeyse tümü küfürbaz!
Çok büyük çoğunluğu adeta ipini koparmış serseri modunda!
***
Burjuva toplumlarında polis ne işe yarar, çok iyi biliyoruz. Egemen sınıfın sopasıdır O! Ama yine de “tarafsızlık” kisvesiyle gerçek mahiyeti gizlenmeye çalışılmıştır. Halk yutarsa bu numarayı, burjuva da iktidarını sürdürmeye devam eder…
Bizde bu da yok.
Çıplak zor!
Sınırsız şiddet!
Keyfi zorbalık!
Bizdeki manzara budur!
***
İçeri tıkarsınız, tık demeyiz yatarız!
Kafamızı kırarsınız, yanı başımızdaki yoldaşımız sarar yaramızı!
Gaza boğarsınız, soluklanır dikiliriz yine karşınıza!
Aynı soydan gelmiyoruz çünkü biz…
Jale Yeşilnil’lerin, Sevinç Özgüner’lerin, Mine Bademci’lerin soyundan geliriz biz!
Bizim soyumuz, Denizlerin, Mahirlerin, İbrahimlerin soyu…
Boyun eğmeyiz, eğilmeyiz biz!
***
Devir değişir!
Bakın çarşıya, pazara…
Bakın ekmek kuyruklarına…
Bakın yükselen öfkesine halkın!
Yolcudur Abbas…
Kuşkusu olmasın kimsenin, bu devrin siyasal sorumluları yargılanacak!
“Devri sabık yaratmayacağız!” pespayeliğine papuç bırakmayacağız!
Yok öyle ez, kes, biç, öldür, sonra elini kolunu sallayarak sürdür yaşamını!
Bu devrim emniyet müdürleri, kaymakamları, valileri yargılanacak!
Memurun, öğretmenin, ortalama işçinin aldığı maaştan biraz fazlası verilerek halkın, devrimcinin, sosyalistin üzerine sürülen sıradan polis memuru!
Farkına var… Eli kulağında, gidici bu iktidar!
Üç kuruş fazla maaş için geleceğini heba etme!
Hukuksuz emri dinleme!
Sonra emir kuluyum diye paçayı kurtaramazsın!
***
Dün polis provokasyonuyla gözaltına aldığınız MYK üyemiz Feyaz Çanak’ı derhal serbest bırakın!
***
Faşizme karşı omuz omuza!
SOSYALİST YENİDEN KURULUŞ PARTİSİ
İSTANBUL İL ÖRGÜTÜ