HDP Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü, 31 Mart seçimlerinde alınan sonuçları sosyal medya hesaplarında değerlendirdi. Değerlendirmenin tamamı şu şekilde:
“Bugün halklarımızın diktatörlük karşısında kazandığı büyük siyasi başarıdaki paha biçilmez payından ötürü partimizle gurur duydum. HDP halklarımız arasında 24 Haziran’dan bu yana oluşagelen demokratik ortaklığa siyasi derinlik ve ruh kazandırarak tarihsel bir rol üstlendi.
Laf yarışlarına girmeden, çatışmalı bir tarihin bütün yükünü sırtlanarak, çelişkili toplumsal kesimlerin diktatörlüğe karşı yürüyüşüne hizmet adına en bıktırıcı işleri sabırla, alçak gönüllükle yerine getirerek sonuca katkıda bulunan bütün üyelerimizi saygıyla selamlıyorum.
Aday olmanın, oy vermenin, siyaset yapmanın bedelinin hayatla ödendiği Kürt kentlerinde gözlerini kırpmadan sessiz ve telaşsızca sonuca yürüyen yoldaşlarımızı hayranlık ve sevgiyle kucaklıyorum.
Parti yönetimi ve eşbaşkanlarımızı tabanımız ve kurullarımızın ortak zekasının eseri olan “Kürdistan’da kazanma, Batı’da AKP’ye kaybettirme” taktiği gereğince durup dinlenmeden çalışarak HDP’yi bir arada ve aynı hat üzerinde tutmayı başardıkları için kutluyorum.
Bu mücadeleler sırasında haksız ve hukuksuz bir biçimde, sırf HDP’yi durdurmak amacıyla tutuklanan, şiddete maruz kalan, yoldaşlarımızın uğradıkları zorbalığa baş eğmeden direnişleri ve eşsiz fedakarlıklarıyla onurlandım.
HDP’nin diktatörlükle mücadelenin bu aşamasında Batı’da “görünmeyen bir güç” konumuna yerleşmesi, bütün bunları gözlerden uzak tutmuş olabilir. Ama elde edilen her sonuçta AKP’den alınan her belediyede HDPlilerin emeği inkâr edilemeyecek ve bu emek asla zayi olmayacaktır!
31 Mart, halklarımızın diktatörlüğe karşı “Êdi bese”, “Yetti gayri” haykırışıdır. Bu sonuç, ne bir parti ne de bir kişiye mal edilebilir. Geleceğimiz, bizi 31 Mart’a taşıyan bu dayanışmanın, kolektif zekânın, tahammülün ve neşenin gelişerek sürmesine ve çoğalmasına bağlıdır.
Halkların Demokratik Partisi, 31 Mart seçimleriyle Türkiye ve Kürdistan’ın özgür geleceğinde vazgeçilmez politik güçlerden biri olduğunu ispat etmiştir. Önümüzdeki dönemde Türkiye bu gücün toplumsallaşmasına tanıklık edecek. Yolumuz açık olsun.”