Hatay’da 13 Şubat sabahı yapılan operasyonda evi basılan ve evde olmadığı için gözaltına alınmayan SYKP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, savcılık ifadesinin ardından açıklama yaptı. Türkiye’nin yarısından fazlasının ‘hayır’ dediğini, iktidarın herkesi tutuklayamayacağını belirten Hatimoğulları, “Hayır’ demeye devam edeceğiz” dedi.
AKP’nin gelecekte kurguladığı rejimin provasını yaptığını vurgulayan Hatimoğulları, başkanlık sistemi gelmediği halde iktidarın bu basıncı hissettirmeye başladığını dile getirdi. Yaşanan operasyonların ve tutuklamaların AKP/Saray rejimi tarafından şiddeti tırmandırmak ve demokratik siyasetin önünü kapatmak için yapıldığını vurguladı.
1,5 ayda Hatay’da 3 operasyon!
Hatay’da ilki 28 Aralık 2016’da gerçekleşen operasyonlarda yaklaşık 70 kişi gözaltına alınıp bırakıldı. Aralarında HDP, SYKP, EMEP, ESP, SODAP, Eğitim Sen üyeleri, Hatay Barosu Yöneticisi, İHD yöneticilerinde bulunduğu gözaltılar yaşandı. Son olarak SYKP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve SYKP PM Üyesi Sevgi Kurtdere savcılıktan serbest bırakıldı. Konuyla ilgili SYKP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları bütün ülkede estirilen bu gözaltı furyasının referandum öncesi ‘Hayır’ kampanyası yürüteceklere dönük olduğunu ifade ederek “Türkiye de Hayır diyen herkesi terörist ilan etmeye kalkışan, şayet referandumdan sonra Evet oyu çıkmazsa bu ülkeyi iç savaşa taşırız diyen AKP yöneticilerine de buradan sesleniyoruz. Bizler ‘Hayır’ demeye devam edeceğiz” dedi.
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları’nın açıklamasının tamamı şöyle:
“15 Şubat sabahı Hatay’da düzenlenen operasyonla birçok arkadaşımız gözaltına alındı. Aralarında PM üyemiz Sevgi Kurtdere’nin olduğu, HDP üyelerinin olduğu bir gözaltı süreci yaşandı. Aynı gün benimde evim basıldı fakat ben evde olmadığım için gözaltına alınmadım. Bugünde ifadelerimizi vermiş olduk. Türkiye’de uzun zamandan beri böylesi bir süreç işlemektedir. Özellikle 15 Temmuz askeri darbe girişiminden sonra AKP ve Saray ortaklığıyla Türkiye’de yaratılmak istenen yeni rejim ile ilgili attıkları adımlarda şiddeti daha da tırmandırmaktadırlar. Türkiye’de demokratik siyasetin önünü kapatmak için mevcut iktidar elinden geleni yapmaktadır. Türkiye’yi açık cezaevine çevirmeye çalışan bu zihniyete baştan beri karşıydık şimdi de karşıyız ve karşı olmaya devam edeceğiz.
Türkiye zoraki, meşru olmayan bir referanduma hazırlanmaktadır. Bu süreçte Türkiye’nin bütün illerinde her gün şafak operasyonları adı altında insanlar evlerinden alıkonularak cezaevlerine tıkılıyorlar. Bu demokratik bir sistemde asla kabul edilebilir değildir. Bizler bütün baskılara rağmen hayır demeye devam edeceğiz. Türkiye’de ‘hayır’ diyen herkesi terörist ilan etmeye kalkışan, şayet referandumdan sonra ‘evet’ oyu çıkmazsa bu ülkeyi iç savaşa taşırız diyen AKP yöneticilerine sesleniyoruz. Bu bir suçsa bu suçu Türkiye’nin yüzde 50’sinden fazlası işlemektedir. Türkiye’nin yüzde 50’sinden fazlasını cezaevlerine tıkmaya gücünüz yetmeyecektir. Bu asla Türkiye’deki ‘hayır’ oranını düşürmeyecektir. Tam tersi yaptığınız uygulamalarla henüz başkanlık sistemi gelmediği halde bu basıncı toplumun üzerinde uyguluyorsanız bu insanlar daha fazla ‘hayır’ diyecektir. Çünkü gelecek için kurguladığınız rejimin şu an provasını yapmaktasınız. Bu nedenle ‘hayır’ demeye devam edeceğiz.
Bu gözaltı sürecinde bizlerle dayanışma içinde olan bütün kurumlara tek tek bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.”